Turnalar Yok Olmasın

turna

Anadolu’da, masallardan türkülere, kilimlerden danslara, hemen her kültürün bir parçası olan ve yok olmanın eşiğine gelen turna kuşları için düzenlenecek uluslararası sempozyum, sanatçı ve bilim insanlarını bir araya getiriyor.

Doğuş Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi ve Symbiosis – Sağlık ve Doğa Gönüllüleri Derneği işbirliği ile 23 Ekim’de Doğuş Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek sempozyuma tüm doğaseverler davetli.

Bir zamanlar Anadolu’da binlerce turna yaşarmış. İnsanlar turna ile öylesine haşır neşirmiş ki Göbeklitepe’de günümüzden 4 bin sene önce yaşayan ressam taşlara turna çizmiş. Allısına, tellisine türküler bestelemişiz; danslarını taklit etmiş, Turna barı oynamışız. Telinden esinlenmiş, gelin teli yapmışız. Tarlasına konan köylünün ekini o sene bereketli olmuş. Delikanlı yârine, asker anasına haberi turnayla uçurmuş. Turna çok güzel bir kız olmuş, aşk olmuş, saflık ve vefa olmuş. Anadolu’nun kültürü, sanatı olmuş.

Şimdilerde ise Anadolu’da turnalar bitiyor. Onlarla birlikte onca anı, kültür de yok olacak. Bizden sonraki nesiller o güzelim kuşu ‘Bir zamanlar Anadolu’da…’ diye başlayan masallarla duyacak.

Turnaların sessiz sedasız yok olmak üzere olmalarının sebebi ben, sen, o. Turnaya yaşayabileceği yer bırakmayan biz. Bir yuvalık sulak alanı ona çok gören, yavrulamasına engel koyan biz. Yaşadığı, yuvasını yaparak yavrularını büyütebileceği sulak alanı kurutarak, yanından yol geçirerek, binalar inşa ederek yaptık bunu.

Peki, doğa olmadan, Turna olmadan nasıl yaşayacağız? Bir bilsek ki ‘biz turnayız, turna biziz’ hâlbuki…

Turnalara seslenelim, ‘Sensiz biz de yokuz, ne olur geri gel…’ diyelim düşüncesiyle yola çıktık. İnanıyoruz ki sesimizi ne kadar çok çıkarabilirsek, önce biz sonra Turnalar duyacaktır.

A. Ayşen Erdil, Symbiosis, Sağlık ve Doğa Gönüllüleri Yönetim Kurulu Başkanı

Resim: Nazan Hansoy Sezer / Hayal Kırıklığı