Çevreciler Koruma Altındaki Ardıç Ormanına Sahip Çıktı

ardic-3

Ülkemizin en zor alanlarında toprağı koruma görevi üstlenen, yaban hayvanlarına ev sahipliği yapan, koruma altındaki ardıç ormanları maden ocaklarına feda ediliyor. Biz çevreciler ve yöre halkı bu kıyıma izin vermeyeceğiz.

Burdur Bağsaray’da yaşları 15 – 200 hatta 600 yaşına kadar varan ardıç ağaçları, alanın mermer ocağına tahsis edilmesi nedeniyle kesilmektedir. Şu ana kadar yaklaşık bin kadar korama altındaki ardıç ağaçları kesilmiştir.

Ancak; odununun değerli ve zamana karşı uzun süre dayanma gücü olmasından ötürü ülkemizde yıllardır baskı altında kalan ardıç ormanları, varlıklarını sürdürebilsin diye Orman Genel Müdürlüğü tarafından kesimleri yasaklanmıştır. Ülkemizde 5 türü bulunan ardıcın, bölgemizde; katran ardıcı, kokar ardıç ve boylu ardıç olmak üzere 3 türü bulunmaktadır. Ardıç ormanları, ülkemizde arazinin eğimli ve yüksek, ayrıca soğuk ve kurak olduğu ekstrem koşullarda çok uzun süre yaşayarak bulunduğu ortamda toprağı ve suyu tutmakta, ürettiği oksijen ve kuşlara sağladığı barınma ortamıyla doğa için yaşam döngüsüne önemli katkılar sunmaktadır. Hiçbir ağaç türünün yaşama şansı bulamadığı, ülkemiz topraklarının marjinal bölümlerinin orman vejetasyonuyla kaplı olmasını sağlayan ardıç ağaçlarımızın, mermer ocağı uğruna kesilmesine biz çevreciler ve yöre halkı olarak asla sessiz kalamayız.

Bu konuyla ilgili olarak Orman Genel Müdürlüğü’nce 13.06.1996 tarihinde yayınlanan 5010 sayılı tamim ile ardıcın gerek biyolojisi, gerek ekolojisi ve gerekse silvikültürü hakkında yeterli bilginin olmaması ve herhangi bir uygulamanın yapılmaması nedeni ile ardıç ormanlarımızın geliştirilmesi, iyileştirilmesi ve verimli ormanlar haline dönüştürülmesine yönelik her türlü kesim, teknik ve sosyal sorunlar çözülünceye kadar yasaklanmıştır.

Tüm bu nedenlerle Burdur Bağsaray’da mermer üretmek için yapılan ardıç ormanı katliamının bir an önce durdurulmasını istiyoruz.

Özellikle buradan Orman Genel Müdürlüğü’ne çağrıda bulunarak; tamimle kesimini yasakladığı ardıç ormanı için ivedilikle kurumunu harekete geçirmesini ve kesimi acilen durdurarak mermer ocağını ormandan kaldırtmasını talep ediyoruz.

Adı geçen mermer ocağı Bağsaray’a yaklaşık 4 km mesafededir. Bölgenin doğası bugüne kadar hiç bu kadar bozulmamıştır. Açılan mermer ocağı içme sularına 200 metre mesafededir. Ancak mermeri taşıyan kamyonlar içme sularının üzerinden geçmektedir. Mermer ocağı tarım arazilerine de çok yakındır. Bölge, iklimsel olarak uygun olduğu için her türlü sebze ve meyve yetiştirilmektedir. Beldenin toplam olarak 5 bin dönüm ekip dikilen tarım arazisi vardır. Bu alanı etkileyecek, alanın sulama suyunu etkileyecek orman kesimini istemiyor ve bölgenin mermer ocağından kurtarılmasını talep ediyoruz.

Küresel iklim değişikliği en çok suları etkilemektedir. Ormanlar hem yağmur rejimi olumlu yönde etkileyen, hem de yer altı sularının depolanmasına yardım ederler. Ormanların kesilmesi sularımızı olumsuz anlamda gelecek için de etkileyecektir.

Türkiye’de susuzluğun kol gezdiği bir dönemde adı geçen mermer ocağı kesim için yayladan su getirmekte ve onu kullanmaktadır. Bu kıymetli sular doğayı yok etmek için değil, tarım için kullanılmalıdır.

Bölge gelecek için tarımsal açıdan bir başka anlam daha taşımaktadır. Bölgede özellikle seracılık gelişmektedir. Bu açıdan önemli bir potansiyeldir. Bölgenin korunması ancak ormanların korunmasıyla mümkündür. Halkın en önemli geçim kaynağı tarımın yanında hayvancılık da yapılmaktadır.

Koskoca bir beldenin geçiminin güvencesi durumundaki ormanın bir kişiye ya da şirkete verilerek tahrip ettirilmesi sosyal açıdan da problemdir. Buradaki şartların bozulması sonucu halkın huzuru ve ekonomisi de bozulacaktır.

Bizler; ardıç ormanlarımızın korunarak geleceğimizin korunmasını ve huzurumuzun sürmesi için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz.

Bağsaray Halkı

Antalya Isparta Burdur Denizli Kaş Platformu (A Platformu)

Antalya Burdurlular Derneği